TRT Dizileri TRT’yi teşkilata mı getiriyor?

Geçenlerde bir yazı yazmıştım. Orada TRT son yıllarda başarılı işlere imza atıyor demiştim. Birçok projenin seyretme oranı yüksekti. Özellikle Diriliş Ertuğrul ile başlayan bu yönelim diğer projeler ile devam etti. TRT de yayınlanan Teşkilat adlı dizisi ilk başladığında eksiklerine rağmen bu tarz işlerin devam etmesi gerekir diye yazmıştım. Gelinen nokta da dizi de yer alan oyuncuların verdikleri siyasi mesajlar içerik ve işleyiş açısından kısır döngü haline dönmesi reytinglerde bir hayli düşüşe yol açmış.

TRT devletin kanalı. Özellikle vatan, millet kutsal ve dini değerler ile kültürümüzü önemseyen, önemseten ve sürdüren çalışmalar yapmalı. Sonuçta bu kanal bir nevi, Türkiye Cumhuriyeti devletinin yayın organı. Dolayısıyla başta Kutsal ve dini değerler, vatan, millet, bayrak sevgisi olmak üzere Türk ve İslam kültürü zemininde adil ve ayrıştırıcı olmadan tüm görüşlere saygılı bir tutum ile yayın yapmalı. Bu değerler bağlamına inanmayan kişiler ile filmlerinde ve dizilerinde yer alan oyuncular, yapımcılar ve senaristler ile de çalışmamalı.

Milleti ayrıştıran, ötekileştirmeyin diyerek aslında kendileri ötekileştiren kişilerin bu kanalda yeri olmamalı. Kimden bahsediyoruz? Söyleyelim. Geçenlerde Altın kelebek medya ödülleri dağıtıldı. Orada TRT de yayınlanan dizilerde rol alan oyuncuların da ödül aldığı bir gece oldu. Ödül alanlardan biri de Teşkilat dizisinde başrol oynayan Çağlar Ertuğrul oldu. Bu arkadaş normalde alamayacağı ödülü hangi şartlarda ve ne şekilde aldığını unutmuş olacak ki o gece konuşmasında hemen siyasi mesaj verme ya da birilerine laf çakma işine büründü. Sözüm ona Tamer Karadağlı’ya gönderme yaparak “Birisi mimik yapıyor sandım arkamda”diyerek kendince espri yaptı.

Ödül alanlardan bir diğeri ise yine TRT dizilerinden olan Masumlar Apartmanın da başrol oynayan Ezgi Mola idi. Ezgi Mola, ödül aldı ve konuşmasında “Birbirimizi ötekileştirmediğimiz, her ne düşünürsek düşünelim birbirimize iyi geldiğimiz bir sene olsun” dedi. Enteresan değil mi? Ötekileştirende aslında tam da kendileri. Yavuz hırsız ev sahibini bastırır misali. Hem ötekileştir hem de ötekileştiren sanki başkalarıymış gibi laf çak. Çağlar Ertuğrul denen arkadaşın neden Tamer Karadağlı’ya gönderme yaptığı ise belli. Tamer Karadağlı’nın vatan, millet, asker, polis hassasiyeti ve söyledikleri ortadayken Çağlar Ertuğrul denen icracı arkadaşın, kendi mahallesine şirin görünmek adına böyle bir gönderme yapması manidar. Çağlar Ertuğrul ile ilgili unutulmaması gereken küçük bir not yazalım. “Devleti yönetenlerin “gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde” olduğunu savunup üstüne üstelik bir de devletin kanalında başrol oynayan birisi.

İlk başlarda, Türkiye’nin savunma sanayisinde, geldiği noktalardan örnekler verdiğini söylediğim dizinin kötü senaryosu ve konusunun amatörce işlenmeye devam etmesi, oyuncularında aslında inanmadıkları ama para için rol aldıkları bu tarz konuları işleyen bu projeyi, siyasi söylemlerle baltalayarak, reytinglerinin düşmesine yol açması kaçınılmaz sonun başlangıcı olacak gibi görünüyor.

Ülke bir darbe tehlikesi atlattı. Bu darbe öncesinde pek çok kurumda olduğu gibi TRT de birçok fetöcüler kendilerine yer buldu. Bunların ne kadarı temizlendi bir muamma. TRT işini iyi yapmaya çalışan kurumlardan biri olarak yoluna devam etmeye çalışıyor. Ancak içeride hala kriptofetöcülerin olabileceği konuşulurken yönetim değişikliğine gittiler.

İçerdeki yapı yeni gelen yönetimi ne kadar engelliyor ya da engelliyor mu bilinmez ama ben ve benim gibi düşünen birçok kişi, TRT yönetiminin bu tarz yapımlar ve bu tarz oyuncular için bir yaptırım yapması hatta mümkünse kanaldan içeri sokmaması gerektiği dillendiriyor. Hatta konuştuğum pek çok kişi bu tarz ötekileştiren ve siyasi söylemlerini bir baskı aracı olarak kullanan oyuncular yerine vatan millet aşığı sanatçıların daha ön planda tutulması ve değerlendirilmesini istiyor.

Bu arada bu diziyi seyredenler bilirler son iki bölümdür senarist ve yapımcı senaryo üzerinden ince ince mesajlarveriliyor. Başrol oyuncularının, senaryo gereği kullandığı her şey çok güzel olacak ve geliyor gelmekte olan sloganları dizlerde siyasi slogan olarak değil bir siyasi partide çalışma yapan kişilere daha uygun söylemler.

Ötekileştiren arkadaşlar, ötekileştirdikleri için bir plan çizmişler. Bu planı da iyi bir teşkilat kurarak yapıyorlar. Teşkilata gelmemek ve bu teşkilatın yaptıklarını izlememek gerekir.