Matrix 4 – Matrix felsefesinin ölümü

06.01.2022
A+
A-

Matrix filminin ilk üç serisini izlemeyen yoktur sanırım. Geçen hafta da matrix 4 vizyona girmişti. Filmi izleme fırsatı buldum. Filmle ilgili izlenimimi yazmadan önce bir hatırlatma yapayım. Matrix 4 vizyona girmeden önce bir yazı yazmıştım. Orada yazımı şöyle bitirmiştim.

“Matrix serisi, bir filmden çok bir inancı, bir felsefeyi anlatıyordu. O seride, hikâye başladı ve bitti. İzleyicileri, ilk bölümde matrix nedir sorusunun cevabını son seride almıştı. Dördüncü bölümde aynı hikâyeye farklı bakışını göreceğiz. Lakin ben şahsen ilk üç seride ki heyecanın bunda olmayacağını düşünüyorum. Bakalım nasipse göreceğiz. “  (yazıyı tekrar okumak için https://www.kentbursa.com/matrix-4-230666-yazarlar.html)

Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. Maalesef yazdığım çıkmış. İlk üç serideki matrix filminin oluşturduğu matrix felsefesi bu son filmi ile adeta ölmüş. Keşke öyle bıraksaydılar. Çok zorlama bir film olmuş.

 Gelelim Matrix 4 filminin hikâyesine…

Matrix,  film olmaktan ziyade bir felsefeyi anlatması adına önemli bir eşikti. Hikâyeniz iyi olabilir ancak o hikâyeyi anlatım biçiminiz daha önemli. İyi bir hikâyeyi iyi bir şekilde anlatmanız filmi film olmaktan çıkartıp bir felsefesi bir inancı olan bir dogmaya çevirebiliyor. Matrix filminin ilk üç serisi bunu başarılı bir şekilde yapmıştı. Ancak Matrix 4 bunu maalesef başaramıyor.

Matrix 4 şimdiye kadar anlatılan üç filmin sıkıştırılmış versiyonuna benziyor. Seçilmiş kişi Neo, gerçek dünya sandığı bir evrende uyanıyor. Filmin başlarında Neoyu görüyoruz. Gördüğümüz Neo yeni matrix evreninde bilgisayar oyunları yazan bir yazılımcı. Bilin bakalım neo hangi oyunu yazmış. Evet bildiniz matrix oyununu yazmış. Yani Neo matrix evrenine gönderildiğinde seçilmiş kişi olarak değil bir bilgisayar yazılımcısı olarak gönderilmiş. Ve tüm o üç bölümde yaşananlar bir bilgisayar oyunu diye empoze edilmiş. İşte Matrix filminin ilk üç serisinde oluşturulan matrix felsefesi de tam da böyle çökmüş oluyor. Her ne kadar filmin devamında, seçilmiş kişi neoyu,pasifize etmek ve bir şeyler yapmasını engellemek için öyle yaptıklarını anlatılsa da aslında alttan alta yönetmenin filmin yeni serisini çekmek istemediğini ve matrix felsefesini öldürmek adına aslında matrix bir aldatmaca değil matrix filmi aldatmaca çünkü bu sadece bir oyun teması işlenmiş gibi geldi bana. Belki de matrix filminin ilk üç serisinin para ve başarı haricinde, insanları üzerinde onların istediği etkinin tersini oluşturduğunu düşündükleri için bu felsefeyi ortadan kaldırmak istemişlerdir.

Yeni matrix de yazılımcı olan neoyudışarıdan bir kişi ve kırmızı haplar içiliyor. Böylece kahramanımız Neo gerçek “gerçek dünya”ya uyanıyor. Fakat uyandığında Matrix’te kalmış diğer kişilere üzülüp sisteme geri girerek onları oradan çıkarmaya çalışıyor. Son filmin diğer seriden farkı Neo’nun sisteme geri girmesi Zion halkını kurtarmak değil de sevgilisi Trinity’yi kurtarmak oluyor.

Karakterler birkaç karakter dışında değişmiş. Filmde en çok değişen ise bazılarının bu sistemin yalan olarak bilmesine rağmen bu sistemde yaşamak istemesi ve makinelerin artık birbirleriyle de savaşmaya başlamaları olarak söylenebilir. Hatta insanların tarafında yer alan makineler de var. Filmde başka bir değişiklikte karakterlerde olmuş. 18 yılın üzerine gelişen ve değişen teknolojiyi kullanmamak olmazdı. Yönetmen değişen zamana ayak uydurarak, son teknoloji CGI görselleriyle, Morpheus’unexomorfik-partikül şeklinde gösterilmesi ve filmin renk paletini değiştirmiş.

Filmin yönetmeni, ilk serileri yapan yönetmenlerden biri olan ve özellikle LGBT’nin yılmaz savunucularından LanaWachowski, filmde seçilmiş karakter neonun egemenliğine önce sevgilisi Trinity’yiuçurarak son vermek istemiş. Asıl seçilmiş olanın Trinity olduğu mesajını vererek Dünya görüşünü yansıtmaktan de geri durmamış.

Kısacası matrix 4, diğer matrix filmlerinin çakma kopyası olmaya çalışmış içine iyi işlenmemiş bir aşk hikâyesi katarak matrix felsefesinin öldürüldüğü bir film olmuş. İlla da izleyecekseniz beklentilerinizi küçülterek izleyin derim. Başta söylediğimi sonda da söyleyeyim. İlk üç serideki matrix filminin oluşturduğu matrix felsefesi bu son filmi ile adeta ölmüş. Keşke öyle bıraksaydılar. Yani zirvede…

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.