Bu mesleklere dikkat! Kısırlığa neden olabilir

Türkiye’de yaklaşık 2 milyon çifti etkileyen kısırlık sorunu, hem tanı hem de tedavi süreciyle pek çok soru işaretini beraberinde getiriyor. Üroloji Uzmanı Op. Dr. Mücahit Kabar, erkek kısırlığının nedenlerini, varikosel tedavisini ve dikkat edilmesi gereken risk faktörlerini Kent Bursa Gazetesi’ne anlattı. Op. Dr. Kabar, kısırlık (İnfertilite) vakalarının yüzde 50-60 oranında erkek kaynaklı olduğunu belirterek, “Kısırlık konusunda kadının değerlendirilmesi zor ve zahmetli olduğu için çiftlerden önce erkeğin değerlendirilmesi daha hızlı ilerlenmesi konusunda yardımcı olmaktadır” açıklamasında bulundu.
İREM ERBAŞ / RÖPORTAJ
Kısırlık, hem Türkiye’de hem de dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Düzenli ve korunmasız ilişkiye rağmen bir yıl içinde çocuk sahibi olunamaması durumu, infertilite yani kısırlık olarak tanımlanıyor. Sağlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 2 milyon çift çocuk sahibi olamıyor. Dünya genelinde ise kısırlık oranı yüzde 24’e ulaşırken, Türkiye’de bu oran yüzde 20 seviyelerine yaklaşıyor. Peki, kısırlığın nedenleri nelerdir? Tanı ve tedavi süreçleri nasıl işler? Kent Bursa Gazetesi olarak bu konuyu Üroloji Uzmanı Op. Dr. Mücahit Kabar ile detaylı bir şekilde ele aldık. Dr. Kabar, kısırlığın nedenlerinden tedavi yöntemlerine kadar birçok soruya açıklık getirdi.
KISIRLIK TANISI NASIL KONULUR? BELİRTİLERİ VE NEDENLERİ NELERDİR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Kliniklere başvuran kişilerin öncelikle detaylı bir öyküsünün alınmasa gerekir. Fiziki muayenenin yapılmasından sonra erkek açısından yapılacak ilk şey semen analizidir. Kısırlık konusunda kadının değerlendirilmesi zor ve zahmetli olduğu için çiftlerden önce erkeğin değerlendirilmesi daha hızlı ilerlenmesi konusunda yardımcı olmaktadır. 3-5 günlük cinsel perhizin ardından önce erkeğin semen analizinin yapılması uygun tedavi yönteminin seçimi ve sonuca daha hızlı ulaşmak bakımından önemlidir.
Kısırlığın özel bir belirtisi bulunmamaktadır. Ancak erkekte kısırlığa neden olabilecek altta yatan hastalığa bağlı olarak bir takım ek belirtiler ortaya çıkabilir. Bu belirtiler direkt olarak testislerde değil ise hastanın bunları kısırlık ile ilişkilendirmesi çok olası değildir. Ancak, testislerde olan ağrı, şişme; peniste akıntı gibi bulgular da kısırlık belirtisi olabileceği için hasta için uyarıcı olabilir. Kısırlık nedenlerinin üçte biri erkeğe, üçte biri kadına geri kalan üçte biri ise hem erkeğe hem de kadına ait nedenlerdir. Dolayısıyla %50 – %60 oranında erkeğe ait faktörler rol oynamaktadır.
Testis fonksiyonunu etkileyen ve testiste sperm yapımını bozan her türlü durum kısırlık nedenidir: Testis enfeksiyonları, testis travmaları, testise yönelik cerrahi girişimler, inmemiş testis, testise toksik maddeye maruz kalma (radyoterapi/kemoterapi/kurşun-akü-civa sanayii çalışanları vb.), yüksek ısı, böcek ilaçları, kimyasal maddeler; genetik bozukluklar, testosteron salınımında yetersizlik, testiste oluşan spermin erkek genital sisteminden dışarı atılmasını engelleyen her türlü durum testis sonrası kısırlık nedeni olarak kabul edilir: Sperm hareket bozukluğu; sperm kanallarının yokluğu, ameliyat veya cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar sonucu sperm kanallarının bağlanması/zedelenmesi sonucu bütünlüğün bozulması; cinsel fonksiyon bozukluğu ve peniste şekil bozukluğuna bağlı ilişkiye girememe; prostat ameliyatı ve/veya ilaç kullanımına bağlı ya da başka nedenler meni yokluğu vb. nedenler kısırlık nedenidir.
SİGARA VE ALKOLÜN KISIRLIK ÜZERİNDE ETKİSİ BULUNUR MU?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Sigara ve alkol sperm üzerine toksik etki yaratmaktadır. Alkol hormonal dengeyi bozarken sigara da sperm DNA hasarına neden olmaktadır.
İLAÇ KULLANIMI KISIRLIĞA NEDEN OLUR MU?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Günlük hayatta kullanılan ilaçların kısırlık üzerinde çok fazla bir etkisi yoktur. Fakat; böbrek nakli sonrasında kullanılan ilaçlar, kemoterapi ilaçları, epilepsi ve romatizma tedavisinde kullanılan ilaçların bazıları kısırlığa sebep olabilir. Bunun dışında özellik gerektiren her türlü tedavi öncesinde (örneğin radyoaktif iyod, hepatit tedavisi vb) üreme çağındaki erkeğin durumunu doktoru ile değerlendirmesi uygundur.
ERKEKLERDE KISIRLIĞA NEDEN OLABİLECEK MESLEKLER NELERDİR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Birçok kimyasal malzeme (böcek ilaçları, tarım sanayisinde kullanılan ilaçlar, matbaa sanayi, akü ve pil sanayisinde kullanılan malzemeler) sperm üretimi üzerinde etki göstermektedir. Bu alanlarda çalışan kişilerde kısırlık meydana gelebilir. Demir çelik üretim sektörü, fırın, hamam gibi sıcak ortamlarda çalışmak zorunda olan kişiler riskli gruptadır. Sık sıcak suyla duş alma, sauna veya hamama çok gitmek gibi kişisel alışkanlıklar da kısırlık nedeni olabilir. Öğretmen, kuaför gibi ayakta kalmayı gerektirecek meslekler varikosel gelişimine neden olabileceği için bu hastalık açısından risk oluşturabilir. Sürekli dar pantolon giymek ile kısırlık arasında direk bir ilişki kurmak zor olsa da testis kanlanması ve ısısının bozulması mümkündür.
MUAYENEDE NELERE DİKKAT EDİLİR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Muayenede tam bir sistemik muayene olarak yapılmalıdır. Hastanın genel görüntüsü dahi altta yatan hastalık hakkında önemli bilgiler verebilir. Alın saç çizgisinin olmaması, erkeklere ait alın girintisinin izlenmemesi, yüz kıllarının çok az veya hiç olmaması hormonal nedenleri düşündürmektedir.
Muayene bu bulgulara ilave olarak;
Göğüslerde büyüme olup olmadığı (Jinekomasti)
Göğüsler, koltuk altı, cinsel organlar ve bacak kıllarının durumu
Penis ve testislerin görüntüsü
Testislerin torbada olup olmaması
Varikosel varlığı
Sperm kanallarının varlığı yokluğunu
Obezite varlığı da değerlendirilmelidir.
SEMEN ANALİZ SONUÇLARI OLUMSUZSA HANGİ YOLLAR İZLENİR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Sperm sayısı ve kalitesi düşükse işimiz daha kolayken azospermi dediğimiz sperm yokluğunda maalesef işimiz daha zor. Sperm sonucuna göre cerrahi müdahale ile ya da ilaç tedavisi ile düzeltilebilecek durumları tespit etmeye çalışıyoruz bunu yaparken muayene bulguları kan tahlilleri hatta gerektiğinde genetik analiz yapıp hastaya en uygun ve en kısa gebelik şansını sunmaya çalışıyoruz.
VARİKOSEL NEDEN OLUR, BELİRTİLERİ NELERDİR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Varikosel, kısırlık sorunuyla doktora başvuranların yaklaşık %30-40’ında rastlanan, testislerdeki kanı boşaltan toplardamarların varisleşmesidir. Testis ısısının bozulması, kirli kan içindeki toksik maddelerin testiste birikmesi ve testis kan akımını bozması ile testis fonksiyonlarını etkiler ve sperm ve testosteron üretimini bozar.
Varikoselin nedeni belli değildir. Toplumda çocuk sahibi olan bireylerde yetişkin yaşlarda bile %15-20 oranında görülmektedir. Kısırlık nedeniyle başvuran erkeklerde ise yüzde %30-40 oranında izlenmektedir. İkincil infertilite yani daha önce çocuk sahibi olup tekrar çocuk istemi ile başvuranlarda ise bu oran %60’a kadar çıkabilmektedir.
Varikosel %90 sol tarafta görülürken %8-9 oranında iki taraflı (bilateral) olarak izlenir. Sadece sağ tarafta görülmesi oranı ise %1-2 oranındadır. Varikoselin daha çok sol tarafta görülmesi bir takım anatomik faktörlere bağlıdır.
Sol taraftaki testisinin sağ taraftakine göre bir miktar daha aşağıda olması,
Testisin sol tarafındaki toplardamarın sağ tarafa göre daha uzun seyretmesi,
Sol taraf testis toplardamarın karın içerisindeki diğer komşu organlarla anatomik ilişkisi,
Sol taraf testis damarının boşalma şeklinin anatomik yapısı gibi özelliklerden varikoselin daha çok sol tarafta görülme nedenleri arasındadır.
VARİKOSEL KISIRLIĞA NEDEN OLUR MU?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Varikosel tedavi edilebilir kısırlık nedenleri arasında birinci sırada yer almaktadır. Varikosel erkek kısırlığına neden oluyorsa bu durumda ameliyat kararı verilebilir. Ancak her varikoselin kısırlık nedeni olmadığı ve ameliyattan sonra her hastada sperm değerlerinde düzelme olmayabileceği dikkate alınmalıdır.
HANGİ HASTALAR İÇİN VARİKOSEL AMELİYATI KARARI VERİLİR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Varikosel ameliyatına karar verebilmek için muayenede varikosel varlığının ortaya konulması ve hastada kısırlık sorununun olması gereklidir.
Şu gibi durumlarda ameliyat kararı verilebilir:
Testis boyutlarında küçülme, testis kıvamında yumuşama olması
Doppler Ultrasonografi ile damar genişlemesinin 3 mm. üzerinde olması
Doppler incelemede kan geri kaçışının belirlenmesi
Semen analizinde sperm parametrelerinin bozuk olması
Bunun yanında varikoseli olmasına rağmen daha önce yardımcı üreme yöntemi uygulanan ancak başarısız olan hastalarda bu başarısızlık sperm faktörüne bağlı olarak ortaya çıktığı biliniyorsa yeni bir uygulama öncesinde risk faktörü olarak varikoselin tedavisi önerilebilir.
Sadece testis ağrısı yaşayan kişilerde ameliyat kararı verirken ağrının başka nedenlerden de olabileceğinden (kasık fıtığı gibi) ameliyat sonrası ağrının geçmeyebileceği bilinmelidir.
AMELİYAT SONRASI İYİLEŞME SÜRESİ NE KADARDIR?
Op. Dr. Mücahit Kabar: Varikosel ameliyatının sperm üzerindeki etkisini değerlendirmek için sperm yapım süresi göz önüne alınmalıdır. Testiste ana germ hücresinden olgun sperm yapımına kadar geçen süre ortalama 90 gün olarak kabul edilir. Bu yüzden ameliyattan sonra 3 ayda bir sperm parametrelerini kontrol edilir. Varikosel sonrası sperm üretimi bakımından en iyi iyileşme 6. ayda ortaya çıkmaktadır. 6. ayda sperm parametrelerinde düzelme varsa artışın daha belirgin hale geldiği 9. ve 12. aylar beklenmelidir. Ancak, ameliyattan 6 ay sonra sperm parametrelerinde bir değişiklik yoksa hastada ameliyata bağlı ek bir iyileşme beklenmemelidir. Hastayı diğer tedavi alternatiflerine yönlendirmek gerekir. Ameliyattan sonra %60-70 oranında hastanın sperm parametrelerinde düzelme görülür. %30 – 40 oranında hastada her hangi bir düzelme görülmezken %1’den daha az hastada varikosel ameliyatından sonra daha kötüye gidiş izlenebilir. Çok nadir görülen bu durum daha çok çift taraflı varikosel yaşayan hastalarda meydana gelmektedir.
Sperm parametreleri normal olan, sadece radyolojik olan varikoseli saptanmış, reflüsü olmayan ya da damar çapı normalin altında olan hastanın ameliyat edilmesine gerek yoktur.
Sperm parametreleri bozulan olgular ameliyattan daha fazla fayda görmektedir.
Yetişkinlik dönemindeki varikosellerde testis boyutları ve kıvamını değerlendirerek klinik takibin yapılması önemlidir.
Sadece ağrı nedeniyle varikosel ameliyatı doğru bir yaklaşım değildir.
Ameliyat sonrasında yüzde 60-70 sperm parametrelerinde düzelme olur.
Ameliyat sonrası değerlendirmenin 6. ayda yapılması ve sperm parametrelerinde değişikliğin belirlenmesi önemlidir.
Tedavide kabul edilen yaklaşım mikrocerrahi yöntemle kasık bölgesinden yapılan girişimlerdir.