Bursaspor’un gücü: Timsah ve timsah yürüyüşü
Bursaspor denildiğinde, akla sadece yeşil-beyaz renkler ya da şanlı şampiyonluklar gelmez. Aynı zamanda bu camianın hafızasına kazınmış güçlü bir sembol vardır: Timsah. Ve elbette onunla bütünleşmiş olan meşhur “Timsah Yürüyüşü”…
Zamanında “Yeşil İnciler” olarak anılan Bursaspor’un, bugünkü timsah sembolüne geçişi aslında oldukça ilginç bir hikayeye dayanıyor. Bursaspor’un eski yöneticilerinden Lemi Keskin, takımın sembolünün bir hayvan simgesi olmasını dile getirir. Bu fikrin ardından geçen yaklaşık altı aylık sürede çeşitli seçenekler değerlendirilir; ta ki bir gün izlenen bir belgeselde timsah görülene kadar… O an, timsahın cesareti ve rengini gören yönetici, bu hayvanın Bursaspor’un yeni simgesi olması gerektiğini önerir. Öneri kabul edilir ve o günden sonra her Bursasporlu kendini bir “timsah” olarak görmeye başlar.
Bugün Bursaspor’un yeni stadyumunun mimarisi bile bu sembolle bütünleşmiştir. Tribünlerin üzerini kaplayan devasa timsah figürü, sadece bir süsleme değil, kulübün ruhunu yansıtan bir yapıttır. Timsah artık bu kulüp için vazgeçilmez bir kimliğe dönüşmüştür.
Bu simgenin sahadaki en neşeli yansıması ise şüphesiz ki “Timsah Yürüyüşü”dür. 2000’li yılların başında, o dönem takımda forma giyen Ugandalı futbolcu Majid Musisi, attığı bir gol sonrası yere yatıp sürünerek eğlenceli bir sevinç gösterisi yapar. Her şeyden habersiz şekilde sergilediği bu hareket, kısa sürede taraftarın büyük ilgisini çeker. Zamanla bu hareket, Bursaspor’un gol sevinci ritüeline dönüşür. “Timsah Yürüyüşü” adıyla anılan bu gösteri, kulübün simgesel mirasına adeta mühür vurur. Bugün hala gol sevinçlerinde oyuncuların yaptığı timsah yürüyüşü tribünleri ayağa kaldırıyor. Artık bu yürüyüş yalnızca bir sevinç gösterisi değil; Bursaspor’un karakteri, cesareti ve kendine has duruşunun sembolüdür.

