Çarşı: Beşiktaş’ın bitmeyen sesi

Beşiktaş Futbol Kulübü denildiğinde akla sadece bir arma ya da bir stat gelmez. Siyah-beyaz renklere gönül verenlerin zihninde daha güçlü bir simge vardır: Çarşı.

1982 yılında Beşiktaş Çarşısı’nda doğan bu taraftar grubu, adını aldığı semt gibi kalabalık, gürültülü ve özgür bir ruhu temsil eder.

“Çarşı her şeye karşı” sloganı, yalnızca bir tezahürat değil; bir bakış açısıdır. Beşiktaşlı olsun ya da olmasın, futbolu takip eden herkesin hafızasına kazınan bu söz, Çarşı’nın tribünlere bıraktığı en net imzadır.

2008 yılında grubun varlığına son verildiği açıklansa da bu karar uzun sürmedi. Aynı yıl Maçka Parkı’nda toplanan taraftarlar, “Alem biter, ortam bitmez, Çarşı bitmez” diyerek Çarşı’nın sadece bir grup değil, bir refleks olduğunu ilan etti. O günden bu yana Çarşı, siyah ile beyazın zıtlığından doğan uyumu tribünlere taşımaya devam etti.

Çarşı’yı diğer taraftar gruplarından ayıran en önemli özelliklerden biri duruşudur. Grubun sembolünde yer alan daire içindeki “A”, anarşiyi temsil eder. Ancak bu anarşi, yıkıcı değil; sorgulayıcıdır. Çarşı’nın itirazı, kaos yaratmak için değil, düşünmek ve düşündürmek içindir.

Tribünlerde mizahı, eleştiriyi ve muhalif dili bir arada kullanabilen nadir yapılardan biri olan Çarşı, zaman zaman politik söylemleri, pankartları ve tavrıyla gündem olmuştur. Anti-faşist söylemler, çevre duyarlılığı ve toplumsal olaylara karşı refleks göstermesi, grubun tribünü futbolun ötesinde gördüğünün göstergesidir. Bu yönüyle Çarşı, kimi zaman alkışlanmış, kimi zaman eleştirilmiştir.

Elbette Çarşı’nın adı zaman zaman şiddet olayları ve iç gerilimlerle de anılmıştır. Farklı alt oluşumların varlığı, grubun tek sesli yapısını zamanla zayıflatmıştır. Buna rağmen Çarşı, Türkiye’de tribün kültürünün en bilinen ve en etkili simgelerinden biri olmayı sürdürmüştür.

Çarşı, tüm değişimlere rağmen Türk tribün kültüründe iz bırakan ender yapılardan biri olarak varlığını sürdürmektedir.