Çin, öğrencilerini yapay zekaya yönlendiriyor

Çin, öğrencilerini yapay zekaya yönlendiriyor
30.07.2025
A+
A-

Çin üniversiteleri yapay zekayı yasaklamak yerine öğrencilere aktif kullanımını öğretiyor. Ülkede yapay zeka eğitimi ise zorunlu hale geliyor. Batı’da ise belirsizlik ve temkinli yaklaşım baskın.

Batı ülkeleri hâlâ yapay zekânın üniversite öğrencileri üzerindeki etkilerini tartışırken, Çin bu teknolojiyi eğitim sistemine entegre etme konusunda hızlı adımlar atıyor. Çinli üniversiteler yapay zekâyı bir tehdit olarak değil, temel bir yetkinlik olarak görüyor. Batı’nın aksine, Çin’deki yükseköğretim kurumları öğrencilerin yapay zekâ araçlarını daha fazla kullanmasını teşvik ediyor. Örneğin, Pekin’de hukuk eğitimi alan 24 yaşındaki Lorraine He, iki yıl önce yapay zekâyı ödevlerinde kullanmaması yönünde uyarılmıştı. Ancak bugün geldiği noktada öğretim üyeleri, öğrencilerden yapay zekâyı “en iyi uygulamalar” çerçevesinde kullanmalarını bekliyor.  Yapılan bir ankete göre, Çin üniversitelerinde yapay zekâ araçlarının kullanımı neredeyse evrensel düzeye ulaşmış durumda. Katılımcıların yalnızca %1’i yapay zeka araçlarını hiç kullanmadığını belirtirken, %60’ı bu teknolojiyi sıkça (günde birkaç kez ya da haftada birkaç kez) kullandığını ifade ediyor.

Yapay zeka: Eğitmen, asistan, düşünce ortağı

Çin Siyaset Bilimi ve Hukuk Üniversitesi’nden Prof. Liu Bingyu, yapay zekâyı “eğitmen, fikir ortağı, sekreter ve karşıt görüş savunucusu” olarak tanımlıyor. Liu, öğrencilerine literatür taraması yapmak, özet çıkarmak, grafik oluşturmak ve fikirleri düzenlemek gibi konularda yapay zeka desteğini kullanmalarını öneriyor. Ancak, yapay zekâdan etkin biçimde faydalanmak için yüksek kaliteli veri girdileri ve akıllı komutlar gerektiğini de vurguluyor. MIT Technology Review’un incelediği 46 önde gelen Çin üniversitesinin neredeyse tamamı, son bir yılda disiplinler arası yapay zekâ programları, yapay zeka okuryazarlığı modülleri ve yeni bölüm açılışları gerçekleştirdi. Örneğin, Tsinghua Üniversitesi, yapay zekâyı biyoloji, sağlık, fen bilimleri ve beşerî bilimlerle birleştiren bir lisans programı başlatırken, Zhejiang Üniversitesi 2024 itibarıyla yapay zekâ dersini tüm birinci sınıf öğrenciler için zorunlu hâle getirdi. Çin’in yapay zekâ odaklı yaklaşımı sadece üniversitelerle sınırlı değil. Çin Eğitim Bakanlığı, tüm eğitim seviyelerinde eleştirel düşünme, dijital okuryazarlık ve gerçek yaşam becerilerini geliştirmeyi hedefleyen “AI+ Eğitim” yönergeleri yayımladı. Pekin yönetimi ise yapay zekâ eğitiminin ilkokullarda bile zorunlu olacağını duyurdu.  Batılı ülkelerde OpenAI, Anthropic gibi şirketler üniversitelerle iş birliği içinde çalışırken, Çin’de bu süreci üniversiteler doğrudan kendileri yönetiyor. ChatGPT ve Claude gibi uluslararası araçlara sınırlı erişim olduğu için öğrenciler genellikle üniversiteler tarafından geliştirilen DeepSeek gibi yerli sistemleri kullanıyor. Bu sistemler daha uzun konuşma geçmişi, sınırsız etkileşim ve gelişmiş analiz yetenekleri sunuyor. Zhejiang Üniversitesi, öğrencilerin bu sistemlere öğrenci kimlikleriyle ücretsiz erişebildiğini belirtiyor. Amaç, öğrencilerin hızla değişen teknolojiye uyum sağlaması ve küresel rekabette geri kalmaması.

Batı’da belirsizlik sürüyor

Buna karşılık Batı’daki üniversitelerde yapay zekânın öğrenci çalışmaları üzerindeki etkileri hâlâ tartışma konusu. Birçok akademisyen yapay zekâyı akademik dürüstlük açısından bir tehdit olarak görüyor. Bu nedenle öğrenciler, yapay zeka araçlarını bireysel inisiyatifle, çoğunlukla belirsizlik ve endişe içinde kullanıyor. Örneğin, Birleşik Krallık’ta yapılan araştırmalar, öğrencilerin bu teknolojileri nasıl doğru kullanacaklarını öğrenme konusunda ciddi rehberliğe ihtiyaç duyduğunu ortaya koyuyor.

Çin’de ise bu belirsizliğin yerini, açık kurallara ve sistematik uygulamalara dayalı, kurumsal olarak yönlendirilen bir yapı almış durumda.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.