DAVOS 2022

25.01.2022
A+
A-

Koronavirüs pandemisiyle oluşan, uluslararası anestezi devam ederken, Küreselci dediğimiz bir grup elit, dünyanın gidişatına raporlar ve zirvelerle gündem belirlemeye devam ediyorlar. Korona pandemisi başarılı olmuş o kadar büyük bir proje ki; 2 yıldır devam etmekte ve Davos gibi bir zirveyi tüm dünya kamuoyuna kendini unutturmayı başarabilmektedir. Oyun büyük ancak bizim gözümüz açık. Zirve geçmiş yıllarda yapıldığından farklı olarak bir süredir online olarak yapılmaktadır. 17-21 Ocak 2022 tarihleri arasında online olarak yapılmıştır. 2021 yılında virüs nedeniyle 2 defa iptal edildiği söylensede ben bu söylemlere pek inanmıyorum. Büyük ihtimalle farklı konseptte aralarında toplantıları icra etmişlerdir.

Nilüfer Belediyesi

Katılımcılara baktığımızda karşımıza çıkan tablo bizi hiç şaşırtmadı. Katılımcılardan; Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, BM Genel Sekreteri Antonio Gutierres, AB Konseyi Başkanı Ursula Von Der Leyen, Hindistan, Endonezya Cumhurbaşkanı ve Başbakanı, İsrail Başbakanı Naftali Bennet toplantıda bulunan isimlerin sadece bir kaçı ve en önemlileri diyebiliriz. 

Dünya Ekonomik Forumu (WEF), zirveden 10 gün kadar önce Global Risk raporu yayınladı. Raporun içeriğinde ise bu yıl dünya devletlerini ilgilendiren ya da başka bir deyişle oluşturulmaya çalışılan kaos ortamının başlıkları mevcuttur. Genel anlamda raporu incelediğimizde karşımıza; Küresel iklim krizi, gıda arz ve tedarik sıkıntısı (kıtlık), global enerji krizine bağlı olarak kitlesel ayaklanmalar, isyanlar, haklı nedenlerle çıkabilecek toplumsal ayaklanmaların amacından saptırılması vb. Tabi rapor, devletlerin karşılaşabileceği riskleri adım adım yazmış. Bu rapor %100 doğrudur ve kesin olacaktır diye bir iddiamız yoktur. Ancak görülen o ki devletler üzerinde baskı unsuru oluşturabilecek ne varsa tamamı ‘Global Risk Raporu’nda bahsedilmiştir. Online Davos zirvesi de bu başlıklar altında toplanmıştır. 

Davos zirveleri ulusalcı devletlere baskı kurabilme yöntemlerinin açık açık anlatıldığı toplantılardır. İlk yapıldığı 1971 yılından beri de bu şekilde kullanılmış, Küreselci elitlerin amaçlarına hizmet etmektedir. Zirve başlıklarına baktığımızda gördüğümüz tablo, bize 2022 yılında olabilecekler hakkında doğrudan bilgiler vermektedir. Tablodan çıkaracağımız sonuç şudur; dünyada kaosu, ‘bölgesel olarak sivil itaatsizlik eylemleri ile değil, global sivil itaatsizlik eylemleriyle şekillendirmek istiyorlar’. İlk çıkış noktaları enerji fiyatlarına gelen yüksek zamlardı. Halkları bu şekilde önce zorlamaya başladılar. Ardından doğal afetleri, iklim krizi felaketlerine bağlayarak insanların sinir uçlarına değmeye çalışacaklar. Hemen akabinde gıda arz ve tedarik zincirini kırıp (ki denendi), küresel göç hareketlerine sebep olacaklar. İnsanların ayaklanması bu senaryo ile başlayabilir. İşte size Global Kaos sebebi. Ne virüs ne de başka birşey insanları sokağa dökemezdi. Burada ülkemizi istisna tutarım. Çünkü; ibadeti oruç olan bir milleti, açlıkla korkutamazsınız!

Devletimiz, Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın “One Minute” çıkışından beri temsilci göndermemektedir. Tabi ki doğrudan Davos’ta değilsek bile, dolaylı olarak Davos’un kesinlikle içindeyiz. Yani bir kulağımız, sözde karar vericileri dinlemektedir.. Bu şekilde olması asla tesadüf değil.

Devletimize Güvenin.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.