DÖVİZ KURU MOBİLYACIYI ZORLUYOR

DO&ZE Mobilya’nın Sahibi Mehmet Taşdemir ile döviz kurunun sektöre yansımasını konuştuk. Dolar ve Euro’nun artmasının mobilya sektörünü olumsuz etkilediğini belirten Taşdemir, malzeme ve hammadde fiyatlarında ciddi bir yükselişin söz konusu olduğunu söyledi.

SAVAŞ ESENı

DO&ZE Mobilya’nın Sahibi Mehmet Taşdemir ile mobilya sektörü hakkında konuştuk. Döviz kurundan eleman sıkıntısına kadar birçok konuyu dile getiren Taşdemir, “Sektörde üretim bölümünde özellikle seri üretimi yapan yerlerde eleman sıkıntısı var. Günümüzde birçok insan mobilyacıyım diyor. Sektörde operatör kısmında bu durum biraz daha iyi. Çünkü şartlar iyi. Hem maaş şartları, konumları iyi hem de eğitimini alıp makine başında öğrendikten sonra sadece operatörlük yapıyorlar ama işin montaj kısmına geldiğinde montaj kısmı biraz daha işin zor kısmı” dedi.

‘’GENÇLERE TAVSİYE EDERİM’’

Sektörü gençlere tavsiye ettiğini dile getiren ve artan döviz kurunun ister istemez her sektörde olduğu gibi mobilyacılık sektörünü de etkilediğini söyleyen Taşdemir, “Gençlere işi tavsiye ederim. Çünkü çok zevkli bir iş. Her neresinden tutarsanız tutun yani bir tasarımcısı olun. Endüstriyel tasarımcı olup yeni bir model üretin. İç mimar olup bir yerin tasarımını, yerleşimini yapın. Makine operatörü olun, makineleri kullanın. Sonuç olarak çok keyifli ve zevkle yapılacak bir iş.  Kur konusuna gelirsek, kur çok fazla etkiledi, malzeme ham madde fiyatlarında çok fazla yükseliş var ve bu yüzden de müşterilerimize fiyat verirken sorun yaşıyoruz. Açık söylemek gerekirse bazen utanıyoruz bile. Mecburen piyasa şartları böyle. Maliyet fiyatları iki üç katına çıktı ve burada direkt olarak işçilik maliyetleri fiyatlara yansıyor. Burada da bütün sektörlerde olduğu gibi bizler de aynı sıkıntıları yaşıyoruz” şeklinde konuştu.

“MÜŞTERİLER KALİTEYE BAKIYOR”

Müşterilerin fiyata çok fazla bakmadığını daha çok kaliteye önem verdiğini ifade eden Taşdemir, “Kalitenin eksikliği her zaman yaşanıyor. Sadece fiyatla ilgili değil. O biraz müşterinin ne istediğine ve senin ne vereceğine bağlı. Müşteri şimdi der ki bir üründe bir masraf fiyatı verilsin. Bu çok pahalıdır. Yaparsan bu fiyat olur. Kullanılan malzemeyle alakalı aslında. Müşteri bilinçliyse bu işin iyi olmasını, kaliteli olmasını istiyorsa bu fiyata çok fazla bakmıyor ama tamamen müşterinin ne istediği ve senin ona vereceğinle alakalı bir durum. Bireysel ihtiyaçlarda ev mobilyalarında doğal olarak insanlar ihtiyaçlarını erteleyebiliyor. Evinde kullanılabilir masayı, sandalyeyi, dolabı varsa yenilemek için erteleyebiliyorlar, doğal olarak piyasa koşullarına göre. Daha sonra yapabilir diyorlar ihtiyaçlarını ama yeni ev kuracak insanların ihtiyaçları var. Bu ihtiyaçların bir şekilde piyasadan birilerinden karşılamak zorundalar. Onun haricinde proje işlerinde bir yeni okul yapılıyor. Otel yapılıyor. İş yeri yapılıyor. Yeni yapılıyorsa doğal olarak bunun ihtiyacını bir şekilde bu piyasadan karşılayacaklar. Son dönemlerde pandemiden sonraki süreçte proje işlerinde biraz azalma oldu. Malum sıkıntılı bir süreçti. Onun etkileri hala sürüyor. Yeni okul ve iş yeri açılması azaldı. Bazı küçük okullar kapandı. Büyük zincir olanlar, gücü olanlar ayakta kaldılar. Bunlar da şubeleştirirlerse veya yeni proje yaparlarsa yapıyor. Pandemi dönemindeki daralma çok fazla etkiledi” açıklamasında bulundu.

‘’GÜNÜMÜZDE HERKES MOBİLYACI’’

Mobilyacı sayısında artma olmasından dolayı kalitenin de aşağıya indiğini belirten Mehmet Taşdemir, “Günümüzde herkes mobilyacı. Dışarıda kenarda bantlıyor veya elle bantlayarak yapıyor. O da mobilya yapıyorum diyor. Son derece mükemmel makine parkuru olan ebatlama makinesi, siyasi kesim makinesi, kenar bantlama makinesi olan bir fabrika.. O da mobilyacıyım diyor, dediğim gibi herkes yapıyor bu işi. Bir yerde biraz çalışacağım, bir kesmeyi, parçayı, parçalamayı bilen mobilyacıyım diyebiliyor” şeklinde konuştu.

İNTERNET PANDEMİYLE HAYATIMIZDA ÇOK FAZLA ARTTI

İnternet üzerinden de siparişlerin alınabildiğini hatırlatan ve günümüzde çok fazla yaygınlaştığını dile getiren Taşdemir, “İnternet sektörü mobilya sektöründe de pandemiyle hayatımızda çok fazla arttı. Mobilyada şöyle bir durum var. İnternetten de alsa insanlar sonuçta bir şekilde bir mobilyacıya ihtiyaç duyuyorlar. İşte kurulumuyla ilgili, montajıyla ilgili sıkıntı yaşadık. Bazen insanlarımız arıyorlar. Ürünü alıyorlar, biz bunu hallederiz diyorlar. Kuramıyorlar. Çünkü mobilya işi öyle bir şey. Herkesin montajını kurabileceği bir şey değil ama tabii ki internet satışında artış var. İnsanlar bazı şeylerde görerek dokunarak almayı daha çok tercih ediyorlar. Mobilya sektöründe internet biraz daha şu an diğer sektörlere göre belki daha azdır. İnsanlar görerek tercih ediyorlar” açıklamasında bulundu.

MOBİLYA BİR YAŞAM ALANI

Sektör ile ilgili geleceğe dair düşüncelerini dile getiren Taşdemir, mobilyanın bir yaşam alanı olduğunu ve nereye giderseniz gidin bir yaşam alanının daima var olacağını vurgulayarak şu sözleri söyledi: “Mobilya bir yaşam alanı. İnsanların iş yerine gidiyorsunuz. Yaşam alanı, eve gidiyorsunuz, yaşam alanı. Okula gidiyorsunuz yaşam alanı. Nereye giderseniz gidin bir yaşam alanı var. Bu yaşam alanlarında da mobilyaya ihtiyaç var. Dolaptır, masadır, koltuktur, her şeye ihtiyaç var. Bu yaşam alanlarında insanlar yaşadığı sürece, bu yaşam alanları da olduğu sürece mobilyaya ihtiyaç olacaktır. Zaman içerisinde değişiklik gösterir. Modeller değişir. Daha ekonomik hale, daha pratik çözümler bulunabilir ama sonuç olarak her zaman bu iş ve bu sektör var olacaktır.”

İNEGÖL MOBİLYA KONUSUNDA ÖNDE BİR KENT

Bulunduğu projeler hakkında bilgi veren ve İnegöl’ün mobilya sektörüne etkisinden bahseden Taşdemir, “Türkiye’nin birçok yerinde daha önce çalıştığım firmalarda, özel okulların köklü eğitim kurumlarının projelerinde bizzat bulunduk, proje yönetimi yöneticisi olarak. Bunlar Türkiye’de çok isim yapmış kurumlar. Bilkent Üniversitesi Okulları, Koç Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi gibi kurumların proje yönetiminde satış pazarlama işlerinde bulunduk. Bundan sonraki süreçte de yine elimizden geldiği kadar bilgimiz dahilinde okullarda ve özel sektörde çalışmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.  Mobilya konusunda ise İnegöl zaten her zaman bir adım öndedir. İnegöl o anlamda her zaman önde. Aslında olay tamamen müşterinin ne istediğine bağlı. İnegöl’e gittiğinizde de uygun fiyatlı ucuz ürün de var. Pahalı, kaliteli ürün de var. Çok fazla imalatçı olduğu için yurt dışındaki müşteriler özellikle İnegöl’de tercih ediyorlar’’ şeklinde konuştu.

‘’ÜRÜNÜN KALİTESİ ÇOK ÖNEMLİ’’

Son olarak vatandaşların mobilya alırken dikkat edilmesi gereken noktalara değinen Taşdemir, “Mobilyada ürününün kalitesini, rengini yani internetten de alsa direkt mağazadan da görüp alsa, gördüğü ürünle gelen ürün aynı mı ona dikkat etsinler. Ürünün kalitesine dikkat etsinler. Ne aldıklarını bilecekler. Ürünün açıklamasını sormaları gerekir. Yedek parça garantisi, ürün garantisi, üretici firma garantisi, teknik servis gibi bunlara dikkat etmeleri lazım. Çünkü mobilya bu. Kapağı açıp kapatırken menteşesi düşer, yerinden kopar. Yaptıracak muhatap bulabilmeniz lazım. Alışveriş yaptığınız firmadan veya o firmanın teknik ekibi, teknik desteği sağlam olması lazım” diyerek sözlerini tamamladı.