Taciz her meslekte!

İzmir Tire’ bir lisenin müdürü çeşitli zamanlarda kız öğrencilere şantaj yaparak taciz etti. Kız öğrencilerden birinin erkek arkadaşıyla fotoğrafını şantaj malzemesi olarak kullanıp “Bundan sonra ilişkimiz nasıl olacak?” gibi iğrenç bir soruyla şantajını sürdürdü, kız öğrencinin halasına olan biteni anlatmasıyla sistematik tacizleri ortaya çıktı.

Kırıkkale Üniversitesi’nde bir öğretim görevlisi kız öğrencilerine WhatsApp üzerinden taciz içerikli mesajlar gönderdi.

İzmir’de bir ortaokulun kantin işletmeciliğini yapan şahıs, kız öğrencileri taciz etti.

Ankara’da bir öğretmen, özel ders verdiği öğrencilerini kapılarını kilitlediği odalarda taciz etti.

Zonguldak’ta bir lisede eğitim gören 16 yaşındaki kız öğrenci, Zonguldak-Karaman arasında sefer yapan dolmuş şoförü tarafından taciz edildi.

İstanbul’da koronavirüse yakalanarak yoğun bakıma alınan kadın, hastabakıcının tacizine uğradı.

**

Son birkaç ay içinde, çeşitli meslek gruplarında yaşanmış taciz haberlerinden sadece birkaç tanesini yazabildim. Hemen hemen her gün benzer haberlerin kat kat fazlasını sosyal medya aracılığıyla okuyoruz. Yetişme tarzı bir yana kendini yetiştirememiş ve insan olamamış erkek cinsinin başrolde olduğu bu haberlerin arkasının kesilmeyeceğini hepimiz biliyoruz.

Yasalar, kanunlar, adalet sistemi bu sapıkların ortalıkta gezmesine izin verdiği müddetçe de daha beterlerini okumaya devam edeceğiz.

Peki, kadınları ve çocukları tacizden koruyan yasalar hangileri biraz hatırlayalım.

TCK md.105/1’e göre cinsel taciz suçunun cezası aşağıdaki gibidir:

“Basit Cinsel Taciz Suçunun Cezası: Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adli para cezasına, fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur (TCK md.105/1)

Nitelikli Cinsel Taciz Suçunun Cezası (TCK md.105/2): Cinsel taciz suçunun;

Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle (TCK md.105/2-a),

Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından (TCK md.105/2-b),

Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle (TCK md.105/2-c),

Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle (TCK md.105/2-d),

Teşhir suretiyle (TCK md.105/2-e),

işlenmesi hâlinde yukarıdaki basit cinsel taciz suçunu düzenleyen fıkraya göre (TCK md.105/1) verilecek ceza yarı oranında artırılır. Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.”

**

Dikkatinizi çekmek istediğim husus taciz ve istismar- ki istismar kelimesi yasalarda nitelikli cinsel saldırı olarak belirtilmektedir- güya okumuş, eğitim almış kişiler tarafından da gerçekleştirilen bir eylem. Yazımın başında verdiğim örneklerde eğitim veren, çocuklarımızı emanet ettiğimiz ‘kutsal’ meslek öğretmenler de yer alıyor maalesef.

Bu yazıyı yazmamın esas nedenine gelecek olursak… Basın sektöründe de bu sapık tiplerden mevcut. Yazım ihtar ve ihbar niteliğindedir, yakında hepsini alenen yazacağım.