“ULUDAĞ ENERJİ, SOSYAL ENERJİ ŞİRKETİDİR”

YASEMİN ÖZKEREM/ÖZEL HABER

Kent Bursa Gazetesi olarak, Uludağ Enerji Kurumsal İletişim Direktörü Yusuf Ziya Yüce ile enerji ve iletişim stratejileri üzerine konuştuk. Önemli detayları gazetemizle paylaşan Yüce, Uludağ Enerji’yi ‘sosyal enerji şirketi’ olarak konumlandırdıklarına dikkat çekti.   Bu özelliğiyle Uludağ Enerji’nin diğer enerji şirketlerinden ayrıldığını da belirten Yüce, “Şirketimizin topluma fayda projeleri, sosyal sorumluluk projeleri, iletişim projeleri gibi birçok projeyi aynı anda yürütüyor olması bizi diğer şirketlerden ayıran bir özellik” diye konuştu.

Enerji sektöründe çok alışılagelmeyen sosyal projeleri hayata geçirdiklerini ifade eden Uludağ Enerji Kurumsal İletişim Direktörü Yusuf Ziya Yüce, “Projeleri yaparken bölgeselliğe, sürdürülebilir olmasına ve topluma fayda sağlamasına özen gösteriyoruz.  Projelerin kalıcı etkilerini önemsiyoruz ve sonuçlarını hesaplıyoruz“ dedi.

STRATEJİK PLANLAR

Belirledikleri stratejik planlar dahilinde ilerlediklerini belirten Yüce, “Stratejik planlar hedef kitle ve şirketler arasındaki iletişim kurma şeklini belirliyor. Bu plana göre adımlar atılıyor. Bu adımlar daha çok müşteri memnuniyeti müşteri işlem kolaylıkları, müşterinin marka ile görüşlerinin olumlu olması yönünde planlar.  Baktığımızda müşterinin bize ulaşmasının kolaylaşması, güler yüzlü hizmet alması ve bizden memnun ayrılması temel ilkelerimizden bir tanesidir. Bunu sağlayabilmek için dijitalleşmeye çok önem veriyoruz. Müşterinin işlem merkezlerimize gelmeden bütün işlemleri çözebilmesi bizim için önemli” diye konuştu.

KRİZ SENARYOLARI

Stratejik planlarının olduğu gibi kriz iletişim planlarının da olduğunun altını çizen Yüce sözlerine şöyle devam etti: “Tıpkı stratejik planımız gibi kriz iletişim planımız da var. Bu kriz iletişim planında kriz senaryolarımız var. Kriz olduğunda ne yapacağımız, kimin neredene görevde olacağı belli. Enerji sektörü dünyanın tamamında krizi yoğun bir sektör.  O nedenle kriz kasımızın güçlü olması şart. İyi bir iletişim ekibinin olması, paydaş ilişkilerinin güçlü olması krizi kolay atlatmak için önemli unsurlar.  Biz ekip olarak çok uzun zamandır birlikte çalışıyoruz. Bu bizim için büyük bir avantaj. İyi ve her yıl güncellenen bir kriz iletişim planımız var. Bu da bizim için bir avantaj. Paydaş ilişkilerimizde sağlam temellere oturmuş durumda, doğal olarak kriz iletişimini yaparken yoğun sıkıntılar yaşamıyoruz.Şirket olarak hareket kabiliyetimiz yüksek.  O nedenle krizleri yönetmekte birçok şirketten daha iyi durumda olduğumuz söylenebilir.”

“DİJİTAL PROJELER ÖNEMLİ”

Sosyal sorumluluk projelerine de değinen Yüce, “Hiçbir projemiz kısa vadeli değil. Çünkü hedef kitlemiz çok geniş.4 şehirde ve 55 ilçede hizmet veriyoruz. Artık dijital, hayatımıza girdikçe bazı projelerin dijital tarafını da hayata geçiriyoruz. Örneğin önceden okullarda enerji tasarrufu anlatıyorduk. Şimdi bunları VR gözlüklerle anlatıyoruz. Hacivat ve Karagözü kullanarak, projelere sanatı dahil ediyoruz. Doğal olarak projelerimizin temeli aynı, fakat zaman içerisinde teknolojik değişimlerden de faydalanarak, etki alanını arttırmaya çalışıyoruz. Projelerin temel unsurları arasında uygulandığı hedef kitleye reel fayda sağlaması ya da kamuoyu oluşturması amaçlanıyor. Bu iki unsur varsa proje hedef kitle için faydalı ise kamuoyu oluşturuyorsa bu projeyi hayata geçiriyoruz.Bulunduğumuz şehirlere katkı sağlamaya çalışıyoruz. Stratejik plandan sapmıyoruz. Ve sonucunda da tüm iletişim çalışmalarımızı ölçüyoruz. Ölçmediğimiz hiçbir şey yok. Yani bütün projelerimizin sonuçlarını ölçüyoruz,  beklentilerimizin altında kalırsa revizeler yapıyoruz ya da beklentilerin daha üstüne çıkması için eklemeler de yapıyoruz” dedi.

KONVANSİYONELDEN DİJİTALE VE SOSYAL MEDYA HESAPLARINA…

Direktörlüğün iki tane basın ilişkileri uzmanı olduğunu söyleyen Yüce, basın mecralarıyla köprüleri kurmanın önemli olduğunu da vurguladı.  Profesyonelleşerek departmanlara ayrıldıklarına da dikkat çeken Yüce, “Basın ilişkilerindeki uzmanların görevi basın mecraları ve mensuplarıyla arasındaki ilişkiyi kurmak. Zaten temel amaç buradaki köprüleri kurmaktı. Bu arkadaşlar sürekli basın mecraları ve basın mensuplarıyla iletişim halindeler. Buradaki bağlantılar, karşı tarafın talepleri ve bizim onlardan taleplerimiz şeklinde karşılıklı fayda üretmek üzerine kurulu. Konvansiyonelle olanla ilişkimiz devam ediyor. Hala bitirmiş değiliz. Fakat eskisi kadar güçlü bir ilişki yok tabii. Daha çok dijital mecralar ve sosyal medya hesaplarıyla ilişkilerimiz var. Sayı olarak ve etki olarak baktığımızda dijital mecralar, haber siteleri, instagram sayfaları artık çok daha yoğun etki yapıyor. Bu etkiyi biz doğal seleksiyonla takip etmek durumunda olduğumuz için, ilişkilerimizin sıklığı dijital ve sosyal medya hesaplarına daha yoğun olmaya başladı. Fakat hala daha dergi ve basılı gazeteler ya da günlük gazetelerle ilişkimizi bitirmedik. İlişkilerimiz sadece eskisi kadar yoğun değil. Çünkü baktığınızda konvansiyonelden dijitale hatta dijitalden de sosyal medya hesaplarına yoğun bir kayış var. O nedenle biz grup olarak bunları takip etmek durumundayız. Çünkü bizim buradaki ana temamız birinci olarak bize elektrikle ilgili gelen talepleri toplamak, çözmek ve geri dönmek. İkinci olarak yaptığımız iş, etkinlik ve organizasyonları onlara aktarıp sonra onlarında hedef kitleye aktarmasını sağlamak. Doğal olarak hala konvansiyoneli takip eden bir hedef kitle var. Dijitali takip eden geniş bir hedef kitle var. İnstagram ve sosyal medya sayfalarını da takip eden geniş bir hedef kitle de var. Her biriyle ilişkimiz seviyeleri farklı olmasına karşın devam ediyor. Bu sadece Bursa özelinde de değil. Çanakkale, Balıkesir, Yalova ve ayrıca ulusal özelinde de devam ediyor. Çünkü biz 2013’ten beri grubumuzu ulusal mecralarda konumlandırıyoruz. Ulusal mecralarda adımlar atıyoruz.  Sadece bölgesel bir şirket olarak kalmayı kabul etmiyoruz. O nedenle yaptığımız projelerin kamuoyu oluşturması için yerelde, bölgeselde olduğu kadar ulusalda da ses getirebilmesi için ulusal mecrayla da iletişimlerimiz devam ediyor“  şeklinde konuştu.