OKTAY KARTALKAYA’DAN ÖNEMLİ VURGU: GENÇLERİ DAHA ÇOK KAZANACAĞIZ

OKTAY KARTALKAYA’DAN ÖNEMLİ VURGU: GENÇLERİ DAHA ÇOK KAZANACAĞIZ
03.06.2023
A+
A-

 

Kent Bursa Gazetesi’ne önemli açıklamalar yapan Gençlikten Sorumlu CHP Yıldırım İlçe Başkan Yardımcısı Oktay Kartalkaya ile seçim sonucunu, gençliğin siyasete ilgisini ve Bursa ile Yıldırım’ı konuştuk. Gençlere daha çok görev düştüğünü belirterek, “Gençler umudunu, heyecanını ve inancını kaybetmesin” dedi.

SAVAŞ ESEN/RÖPORTAJ

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

15 yaşından beri Cumhuriyet Halk Partisi saflarında mücadele ediyorum. Lise yıllarından beri ilçe yöneticiliği, ilçe gençlik kolları yöneticiliği, ilçe gençlik kolu başkanlığı, bir dönem ana kademe Türkiye’nin en genç il başkan yardımcılığı kurultay delegeliği, partinin il, ilçe kurultay delegelikleri, gençlik kollarında il yöneticiliği ve şu an Nihat YEŞİLTAŞ Başkanımızın yönetiminde Yıldırım ilçede başkan yardımcısı olarak görev yapıyorum. Yaklaşık 15 yıldır Cumhuriyet Halk Partisi saflarında mücadele etmeye çalışıyorum. Mücadele ediyorum. Hak, hukuk, adalet doğrultusunda mücadeleyi büyütmeye çalışıyorum.

Seçim sonucu olarak Bursa’yı nasıl yorumluyorsunuz?

Öncelikle çalışmaları konuşmak lazım. Çalışma ekseninde güzel bir çalışma oldu. Öncelikle Yıldırım ekseninde biraz konuşalım. Yıldırım’da güzel bir çalışma oldu. Kendimizle halkla buluşmaları güzel yönettik. Ciddi 3 ekipli bir yönetim süreci yönettik. Üç araba üç ekip, üç ayrı bir bölgede çalışmalar yönettik. Halklarımızla buluşmalar yaptık. Kendimizi cumhurbaşkanı adayımızın propagandalarını, partinin iktidara geldikten sonra neler yapabileceğini anlattık. Sonuçlar istediğimiz gibi olmasa da Türkiye halkı bu sonucu memnun kıldı, beğendi. Biz şöyle yorumluyoruz. Daha gidecek çok yolumuz var. Anlatacak çok zamanımız var. Ben belki bu dönem eksiklerimizle veya fazlalarımızla bir süreç geçirdik ama daha kazanılacak yıllar, daha mücadele edilecek günler var. Biz tamamıyla Yıldırım olarak da Cumhuriyet Halk Partisi olarak da Bursa ekseninde mücadeleyi büyütmeyi hayallerimizi anlatmayı, hayallerde bütünleşmeyi hayal ettik. Elbette eksiklerimiz oldu. Birçok noktada belki yapamadık ama şunu çok iyi gördük. Bu bir mücadeleydi. Kadın kollarımız, gençlik kollarımız, bütün bölgelerdeki insanlarla beraber Cumhuriyet Halk Partisi’ne gönül vermişlerle beraber seçim sürecinde ve seçim sonrasında görevlerimizi layıkıyla yerine getirdik, daha iyi olabilir miydi diye sorarsak bugün için daha iyisi buydu ama bundan sonra daha iyi olmayacak diye bir kaide yok. Mücadeleden asla geri durmayacağız. Ve buradayız. Sonuna kadar hak, hukuk, adalet çerçevesinde çalışmaya devam edeceğiz.

Peki on yıl öncesine göre değerlendirirsek Bursa ve Yıldırım’ı günümüzde nasıl yorumluyorsunuz?

Şimdi parti Cumhuriyet Halk Partisi, yılların partisi, yüz yıllık bir parti. Köklü tarihi var, geçmişi var çok devlet kuran, köklü bir parti. Bizim de inanıp değerlerimizi bulduğumuz yer. Şimdi buna aslında bakarken on yıllık olarak değil de, geleneksel anlamda bakmak lazım. Biz on yılda sokakta çok buluştuk. Birçok noktada unutulduğumuz, unuttuğumuz, gitmediğimiz yerlere defalarca gittik. Bir bütünleşme sağladık. Özellikle İlçe Başkanımız Nihat YEŞİLTAŞ’ın burada büyük bir başarısı var. Büyük bir mücadelesi var. Onunla beraber son on yılda bir atılım yaptık. Bundan sonraki on yılda bu meşaleyi büyütebilecek bir on yıl daha ihtiyacımız olabilir. Bundan sonraki meşaleyi ve mücadeleyi büyütmemiz lazım. Biz artık genel anlamda bunu gençlik ekseninde düşünceler ekseninde, yenilenmeyi ve değişimi ön görüyoruz. Ama gençlik ekseninde olması bizim için daha önemli oluyor. Hepimiz bir noktada gençlik ekseniyiz. On yıllık süreçte de geldiğimiz nokta bizi memnun ediyor. Ama kazanmamış olmanın üzüntüsü her zaman oluyor. Ama anlatacağız. Herkese anlatacağız. Bu bir seçim kaybedişi değil. Bu yeniden mücadelenin günü biz kendimizi anlattığımız sürece gelecek on yıllar, gelecek yirmi yıllar bizim olacak, bizimle beraber olacak. Mücadele saflarından kesinlikle geri durmayacağımızı beyan etmek isterim.

Gençler yeteri kadar siyasetle ilgili mi?

Şimdi Türkiye’de gençleri irdelersek 12 Eylül sürecinden sonra apolitik gençliğin olması, 12 Eylül’deki gençlerin çocuklarının daha çok apolitik olması, Türkiye’de gençleri siyasete karşı biraz daha soğuk ve mesafeli tuttu. Son günlerde özellikle seçim süreci ve öncesinde seçim sürecinden daha da önce gençler burada ciddi bir apolitik yapıda fikirlerini hangi tarafta olursa olsun araştırıp fikirlerini ortaya koymaya başladı. Gençlik ekseninde gençliğin siyasete girdiğini en çok hissettiğim bir gençlik temsilcisi olarak, en çok hissettiğim dönemdi bu dönem. Bundan sonraki süreçte zannediyorum daha çok bu gençler bu işin içinde olacak. Genel anlamdaki değişimin de bir parçası olacağına çok inanıyorum. O yüzden gençler 28 Mayıs’tan sonra umudunu kaybetmesin. Çünkü umudumuzu kaybedersek heyecanımızı kaybederiz. Heyecanımızı kaybedersek kendimize olan inancımızı kaybederiz. Kendimize olan inancımızı kaybedersek Türkiye çok şey kaybeder. Atılım kaybeder. Tarımda atılım, ekonomide atılım, sanayide atılım, büyük atılımların hepsi inanan, direnen ve hayal kuranlardan olur. Onlar da bugünün gençleri olacak. Onlar da bugünün hayal kuranları yarının büyük atılımcıları olacak. Biz bu eksendeyiz. O yüzden gençlerin daha çok politik sürecin içerisinde anayasa çerçevesinde, anayasal çerçevelerde bulunmasından memnun olacağız.

Son olarak eklemek istediğiniz başka bir konu var mı?

Son olarak eklemek istediğim aslında şu var. Şimdi gerçekçi bir bakış açısı, realist bir bakış açısı geliştirmek gerekir. Bu kent, bu şehir, bu ülke bizim. Biz bu ülkenin, bu kentin çocuklarıyız. Bölgelerimizdeki her türlü oluşmuş kötü, olumsuz süreç içerisinde bizi beklenmedik bir yere getirmiş şeylerin sorumluları aslında yine bizleriz. O yüzden biz; bütün arkadaşlara, buna bu yazıyı okuyan bütün arkadaşlara inanın diyoruz. Çünkü çevremizi düzeltebilirsek bugün çevremizdeki çok basit bir sorunu bile kaldırabilecek, kaldırabilmek için harekete geçmek aslında binlerin milyonların hayatını büyük değiştirmek anlamına taşır. O yüzden şu eksende konuşmak lazım. İnandığımız politik değerlerde, inandığınız düşünce çerçevesinde siyasetin içinde yer almanız beni çok mutlu eder. Ayrıca bu seçimde bize inanmış 25 milyon insan var. 25 milyon insanımıza ayrı ayrı teşekkür ederim. Bu mücadeleyi, bu inancı bizimle beraber hissetmiş olmaları, bize oy vermiş olmaları çok çok daha değerli. Özellikle bize oy verenlere sesleniyorum; bize inancınızı kaybetmeyin. İnancınızı, umudunuzu kaybetmeyin. Her şey çok güzel olacak’’

 

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.